400 Darbe

Antoine Doinel, Paris'te büyüyen, hem ailesi hem de öğretmenleri tarafından anlaşılamayan genç bir çocuktur. Disiplin sorunları nedeniyle okulda sık sık cezalandırılır; duvara yazılar yazması ve devamsızlıklarını annesinin ölümüne bağlayarak yalan söylemesi nedeniyle başı derde girer. Balzac'a olan hayranlığını ifade ettiği bir okul ödevi, plagiat suçlamasıyla sonuçlanınca okuldan ayrılmaya karar verir. Antoine, evdeki sorunlu ilişkilerden bunalarak, üvey babasının iş yerinden bir daktilo çalarak kaçmayı planlar. Ancak daktiloyu satamayıp geri götürmeye çalışırken yakalanır. Üvey babası tarafından polise teslim edilen Antoine, karakolda bir gece geçirir. Mahkemede annesi, üvey babasının Antoine'ın biyolojik babası olmadığını açıklar. Annesinin isteğiyle bir gözlem merkezine gönderilen Antoine, burada psikolog ile parçalı bir şekilde iç dünyasını paylaşır. Bir gün futbol oynarken kaçan Antoine, hep hayalini kurduğu denize ulaşır. Film, Antoine'ın denize doğru koşarken kameraya baktığı dondurulmuş bir kareyle sona erer.