All Good Things

1970'lerin New York'unda, güçlü bir emlak imparatorunun oğlu David Marks, işçi sınıfından bir öğrenci olan Katie McCarthy ile evlenir ve Vermont'ta bir sağlık gıda dükkanı açar. Ancak David'in babası Sanford, David'i geri dönmeye ikna eder. Vermont'a döndüklerinde Katie çocuk sahibi olma fikrini gündeme getirir, fakat David buna karşı çıkar. İlişkileri giderek kötüleşen çift, Katie'nin tıp okuluna başlamasıyla daha da bozulur. Boşanmak için araştırmalar yaparken, Katie kaybolur. 18 yıl sonra, bir yazarın yazdığı roman nedeniyle davanın yeniden açılmasına karar verilir. David'in geçmişiyle ilgili şüpheler ortaya çıkar ve o, cinayetle suçlanır. Sonunda, Katie'nin kayboluşu ve David'in suçluluğu belirsizliğini korur ve film, David'in ölmekte olan babasına söylediği "Onu o kadar çok özlüyorum" sözleriyle sona erer.